365 yazı ve ben

365 yazı ve ben

8 Ocak 2014 Çarşamba

TEŞEKKÜR…


Bir zaman geçmiş en son yazdığım yazının üstünden. Kendime yazdığım yazılar dışında burayı hafiften boşlamışım sanki. Duygu değişimlerim ve farklı gördüğüm durumlarda buraya yazılar yazıyorum. Bir süredir yazmamamın sebebi çok büyük aslında !! Bir süredir çok büyük bir duygu değişimi yaşıyorum. Eskiden duygu değişimlerimi masaya yatırıp analiz ederdim. Ama sanırım artık değişmişim. Bu süreci yazmak, sorgulamak, düşünmek gibi aktiviteler yapmak yerine sadece yaşıyorum. Olduğu gibi olduğu haliyle mükemmel bir şekilde yaşıyorum…


İçinizde beslediğiniz, değişmesi için uğraştığınız, her gün sabırla olmasını beklediğiniz durumlar vardır. Bunun için sabır gösterirsiniz, emek harcarsınız, zaman harcarsınız, fikrinizi, ruhunuzu, kalbinizi, kendinizi ve çevrenizi hazırlarsınız ya hani işte bende aynen böyle yapmışım. 3 yıllık uzun ama keyifli bir süreç yaşadım. 3 yıl içinde öğrendiklerim, yaşadıklarım, hissettiklerim o kadar farklıydı ki... Bunları buraya sığdırmam imkansız tabi…


Şimdiki zamana gelince… Isıtıcıda ısıtılmış Nutelladan aldığınız ilk kaşık gibi, yüksek bir teknenin en üst katından çığlıklar içinde çivileme atlar gibi, müthiş peynirli dumanı tüten makarna gibi, güzel bir film izlemek ve filmdeki karakterlere aşık olmak gibi, evde tek başına kulağına çalınan müzik eşliğinde ritim tutup surattaki saçma gülümsemeyle dans etmek gibi, hiç tanımadığın bir şehrin ara sokaklarında dolaşırken bir anda kendini müthiş manzaralı bir yerde bulmak gibi, bitmesini hiç istemediğin kitabı okur gibi, instagramdaki en güzel fotoğrafı çektiğini düşünmek gibi, dost muhabbetlerinde patlattığın kahkaha gibi, akşamın bir vakti spontone olarak kendini çocuk parkında bulup kaydıraktan kaymaya çalışmak gibi, Müthiş bir kokuyu koklamak gibi, uykulu gözlerle sıcak yatağa yatıp yorganı üstüne çekmek gibi, salamı rulo yapıp garip sesler çıkararak yemek gibi, sevdiğin tarafından koklanarak öpülmek gibi, gibi, gibi…


Kısaca bu liste uzar gider. Ve dersin ki kendi kendine, “Hey, Yaşamak ne güzel bir şeymiş !!” , her gün şükredersin, teşekkür edersin mesela, sana verilenler için. Olumsuz olaylara bakıp sırıtırsın mesela, acele etmezsin çünkü “geç kalmışlık hissin” yok olmuştur. Baktığın dünya hep aynıdır aslında ama gözüne farklı bir güzel gelir. Müzikler daha duygulu, filmler daha anlamlı gelir…


Bugün için teşekkür ediyorum. Benim huysuz suratımı çeken tüm dostlarıma, somurtup konuşmadığım günlerde bile bana katlandıkları için, Pazartesi bunalımlarıma gülüp geçenlere, beni tenkit edenlere, bana laf sokanlara bile teşekkür ediyorum. Hayatıma dahil olan ve bilerek veya bilmeyerek bana bir çok şey öğretenlere de, öğle yemeği sohbetlerimize, geyikte tavan yaptığımız günlere ve felsefenin, arınmanın dibini gördüğümüz günlere de teşekkür ediyorum. Benimle kadeh tokuşturanlara, barda bağırarak şarkı söylediklerime, tahterevalli de dengede durmaya çalıştığıma :p ve tabii ki beni koklayarak öpene ;) kısaca tüm herkeslere teşekkürü borç bilirim.


Sizleri seviyorum ve hayatımda olduğunuz için kendimi şanslı hissediyorum. J


Sevgiler,

C.Y.