365 yazı ve ben

365 yazı ve ben

18 Eylül 2013 Çarşamba

HOŞGELDİN


Her zamanki gibi internet başında bir yandan işlerimi tamamlamaya çalışıp bir yandan da diğer ekrandaki puzzle parçalarını birleştirmeye çalıştığım sıradan bir gün bugün aslında. Havada hafif bulutlar var ve diyorlar ki “yağmuru getireceğim bir gün, bugün değil belki ama bir gün getireceğim ve o özlediğin ıslak toprak kokusunu içine çekeceksin” Yani bugünün diğer günlerden hiçbir farkı yok. Şu dakikaya kadar yoktu demem daha doğru olabilir belki de…
Bir haber gelir ve tüm duygular içinizde kıpraşmaya ve coşkuyla dans etmeye başlarlar ya hani, işte öyle bir hal alır tüm içini. Dışarıdan bakıldığında saçını attığın taraf veya makyajın her günkü gibi aynı gözüküyor olsa bile, içinde çok farklı bir şey olmuştur, sen fark etmeden, ve neden bu habere bu kadar etkilendiğini tam olarak anlayamasan bile…
Üniversite yıllarım, güzel yıllarım, kafamda avarelerin dolaştığı, öylesine yaşayıp geçirdiğim kocaman 5 yılım gözümün önüne geldi. O zamanlar ki “ben” ne kadar farklıymışız şimdiki “ben”le.
Şimdi diyorsunuz bu kız ne zırvalıyor yine. Bu seferki hayırlı bir zırvalama ama. Üniversite hazırlıkta saçlarını savura savura dolanan garip ve aslında “deli” olan bir kız hakkında. İlk gördüğümde içim ısındı diyemem açıkçası. Hani bazı insanlar vardır diğerlerinden farklılardır ve onlara bir isim takamadığınız için “deli” der ve geçersiniz. İşte bu yazının ana konusu o deli kız hakkında…
Anlatacak çok şey var aslında, Odadaki dağınıklığım yüzünden ceza almamak için yatağımı toplardın mesela,  Her gün terapi niyetine bana fal bakardın ve inanılmaz şeyler anlatırdın. Cin çağırdığımız geceler ne güzeldi, Sınavlardan 3 hafta önce sen çalışmaya başlardın, sürekli özetin özetini çıkartırdın ve ben sınavdan 1 gün önce senin özetini okur sınavlara girerdim. (Bazen senden bile yüksek not aldığım olurdu. Ne şerefsizmişim ben şimdi fark ettim. L )
Kısaca ; Sen ve ben o kadar farklı ve zıttık ki…
Hayal kurardık bazen , yani ben hayal kurardım ve sana da derdim ki “hadi bi hayal kur” ve sen düşünüp düşünüp uyduruk ve gerçekleşmesi o kadar kolay şeyleri söylerdin ki ben sana hayretle bakardım. Gerçekçi hayallerin insanıydın belki de, ayakları yere basan, sağlam ve hayata karşı her zaman güçlü ve dimdik durman gerektiğini o zamandan anlamıştın demek ki…
Hayatımıza giren herkesin bizlere bir şeyler öğrettiğini gayet derinden bilen biriyim. Sen benim hayatımdaki 5 yılımda bir çok şeyi değiştirdin belki de, Ben senin dostundan ziyade çocuğun gibiydim hep. Alışveriş yapmak, yemekleri hazırlamak, beni bir güzel doyurmak, kılık kıyafet konularında bana akıl vermek gibi şeyler senin görevin olmuştu hep. Ben ise senin özetlerinle sınavlara giren, senin yemeklerinle karnını doyuran, arada bir de “hadi hayal kuralım” diye zırvalayan küçük kız çocuğuydum. Göze kalem çekme olayını öğrettiğin gün aklıma geldi, hem de kalem değil likitle öğrenmiştim olayın özünü ustasından.  Güzel günler geçirmişiz. Dolu dolu geçen 5 yıl…
Ve bu deli kadın,bir gün evlendi, bir süredir de hamile, ve bir erkek bebek bekliyor. Kaç yaşına geldim, ama hala hayatın ne garip olduğunu çözebilmiş değilim.  Yarın güneş ışıkları doğmaya başlarken, bebeğini kucağına alacak. Belki narkozun etkisiyle biraz sersemlemiş olacak, öncesinde de biraz korku hissedecek içinde. Bu korku annelere özgü bir korku sanırım..(O bölüme henüz gelemediğim için bilemiyorum şekerim J )
Ve yarın sabah, sen kucağındaki bebeğe şaşkın bir şekilde bakıp, hayatın ne kadar güzel ve mucizevi  şeylerle dolu olduğunu tüm kalbinle hissedeceksin. Daha önceki tüm duygularının hiç birine benzemeyen çok faklı bir duygu olacak içinde. Bebeğinin kokusu dünyadaki her kokudan daha güzel gelecek… Ve yarından itibaren hayatında yepyeni ve tertemiz bir sayfa açılacak. Çünkü elinde senin şekillendireceğin bir insan var artık. Ve hayatının sonuna kadar seni bekleyecek uzun serüvenler  bu vesileyle başlamış olacak…
Bu nedenle bugün özel bir gün…  Dediğim gibi, derin nefesler al ve ver, gözlerini kapa, karnına benim için dokun, dua et ve teşekkür et. O’ na geldiği için ne kadar keyifli olduğumuzu sen anlat olur mu J
Şimdiden hoş geldin bebek…

C.Y.